Wednesday 8 September 2010

Kuzey Yakici

Goruldugu uzere 6 ayda ancak kendime gelebildim. Dusunuyorum da, bir de daha erkenden calismaya baslasaydim, ne halt edecektim. Hepinizin bildigi uzere Bebek Yakici, yakisikli oglumuz Kuzey Yakici 13 Mart 2010 Cumartesi gunu saat 08:10'da dunyaya geldi. 3 kilo 470 gram, nur topu gibin:) O bir Balik (masallah balik gibi hic sudan cikasi da yok arkadasin). Internet hesaplamalarina gore yukseleni de Boga, yemege keyfe duskun (memeyle de mamayla da aramiz cok iyi). Bakalim daha hangi ozelliklerini eslestirecegiz buyudukce.
Kendimce notlar almistim gecmise donuk yazacagim yazilar icin ama her gecen gun goruyorum ki bu buyume hiziyla gecen 6 ayi detayli yazmaya cok da vakit olmayacak (gercekci olacak olursam bundan sonrayi bile ne kadar siklikta yazacagim allah bilir).
Her neyse, kisaca (daha fazla uyku bastirmadan bir baslangic yazisi eklemem gerek!) dogdu dogmadi, doydu doymadi, uyudu uyumadi derken 6 ayi ediverdik. Cok ilginc bir sekilde Kuzey'le zaman hem cok hizli, hem de cok agir geciyor. Agirlik hem hiz hem de omuzlarina (ve daha baska bi taraflarina) binen yuk anlaminda. Belki son bir haftadir Kuzey'e kendi kendine uyumayi ogretmeye calismanin birikmis yorgunlugu nedeniyle su kisacik ozette bile isin zorlugunu vurguluyorum ama napiim bu is harbi zormus! Zaten Kuzey dogar dogmaz yazamamamin en buyuk nedeni de o. Elif Safak'in Siyah Sut romanini daha once okudugumda cok etkilenmemistim acikcasi. Ilk uc ayda elime alip da defaeten okudugumda "ah ne guzel ifade etmis" diye diye bir hal oldum. Gerci benim icin unutmak isteyecegim kadar kotu, depresif bir donem degildi ; ama yazacak kadar keyifli de degildim acikcasi. Artik acisiyla tatlisiyla Kuzey'i buradan takip edeceksiniz. Tatliliklar Kuzey'den, acilar benden :p

No comments:

Post a Comment