Monday 27 September 2010

Babamiz uzaklara gidiyor:(

Ilk defa babamizdan bu kadar ayri kalacagiz. Hani daha once bir hafta kadar kalmistik ama iki hafta hic olmamisti. Babasi Kuzey'e iyi geceler opucugunu verirken ben bir tuhaf oldum, gozlerim doluverdi "bak yarin aksam baba yok, uhuuhuu".
Yapacak birsey yok, artik skype falan bir yol bulacagiz..

Uyku

Yaklasik dort bes gun oncesine kadar Kuzey'in uyku egitimi gayet ise yaramis gorunuyor, neredeyse yerine yatirir yatirmaz uyuyacak kadar ilerleme kaydetmistik ki aglamalarimiz yine basladi. Bakalim altindan ne cikacak. Dis mi, yeni hareketler mi? Artik zamanidir yani, cocuk mmm diye diye bi hal oldu.

Emekleme Turlari

Kuzey sanki pit diye yuruyecekmis hissine kapildim bugun. Biliyorum daha emekleme pozisyonu bile dun bir bugun iki ama olsun. Artik tecrubeyle sabit biliyorum, zaman cok cabuk geciyor, ve Kuzey uc bes denemeden sonra masallah ne yapacaksa yapiveriyor.
Bugun emekleme pozisyonunda yaylanirken bir fotografini cekeyim dedim ama bir turlu denk getiremedim. Yarin insallah!

Vintage Kuzey


Kuzey'e bugun babasinin bebeklik cicilerinden giydirdim. Abba solisti gibi oldu masallah:) Birkac kiyafet daha var elimde, onlari da giydirip resimleyecegimdir.
Bugun sanki evcilik oynuyormus gibi hissettim bir an. Tabi evcilik oynarken ki bebekler ustlerine baslarina kusmayip, soyup giydirirken direnis de gostermiyorlardi:p


Tuesday 21 September 2010

Kuzucuum

Son bir aydir Kuzey'in uykusu duzene girsin, aman kendi kendine uyumayi ogrensin diye kasip durduk. Masallah epeyce de duzene girdi. Ama simdi de ole oluyor ki gece bulusmalarimizi ozler oldum.. Soyle bi uyansa da opsem koklasam oglusumu.. Gunduzler yeme icme oyun temizlik derdiyle geciyor geceleri sooyle sarilip uyusak.. Ahh ah.. Dusunuyorum da calismaya baslayinca nasil olacak? Aksam eve kosa kosa gelecegim herhalde.. Kuzucuuuum, ozledim seni yaaa..

Thursday 16 September 2010

Aysecik Evleniyor..

Uzakta olmanin en cok koydugu zamanlardan biri de ozel gunler.. Bayramlar, dogumgunleri, nisanlar, dugunler.. Oyle ilginc ki Turkiye'deyken cok calismaktan ve olmayan izinlerden dolayi kacirirken bazi zamanlari simdi de mesafelerden. Gerci boyle bir gecis doneminde olmasak mesafe de hikaye olurdu ya neyse..
Aysecik de evleniyor.. Gozumun onunden bir film seridi gibi geciyor ODTU yurt gunleri, midterm final hazirliklari, renkli Ankara geceleri (hey gidi A Bar), Bodrum sefalari.. Aah ah.. Belki de katilamamam iyi oluyordur, yarin simdi ziril ziril duygu patlamalariyla makyajim akardi felan:p
Neysem, fistikcim, cok cok coook mutlu ol, fazlasiyla hakediyorsun!
Didem the Duygusal Kurabiye

Hoppala:)

Kuzey yaklasik bir bucuk aydir zip zip ziplama modundaydi. Sonunda bir "Hoppala" aliverdik. Corapla ayaklari kaydigindan midir nedir cok net ziplayamadi gibi geldi bana. Bakalim yarin sabah enerjisi doruktayken bir daha bi deneriz, e bi de corapsiz olsun ki yerden tam kuvvet alabilsin.

Monday 13 September 2010

Kuzey 6 Aylik!

Nerdeyse son bir aydir bugunu bekliyorum. Niyesine gelince: Ilk zamanlar aylarla dordun kati haftalar az bucuk eslesiyordu ve Kuzey kacinci haftadaysa ayini da ona gore soyluyordum. Farkettim ki buyudukce hafta hesabi da tutmaz oldu. Kuzey 27. haftasinin ortalarina geldi bile. (bu kadar mateminik yeter di mi annecim)
6 ayi itibariyle Kuzey:
- destekle oturabiliyor, hatta bir kac saniye desteksiz de oturabiliyor
-ayaklarini rahatlikla yiyebiliyor
-arkadan one, onden arkaya donebiliyor (arkadan one donmeye daha 4 aylikken basladi)
-komandolar gibi yerlerde surunebiliyor (en favori hedefi evdeki ana kucaginin ayaklari ve laptopin kablosu)
-dakikalarca ellerini seyrediyor
-ziplamaya bayiliyor
-kasikla yemek yiyebiliyor (kasigi ben tutuyorum ve yemekleri de pure ama olsun daha hala kucucuk)
-ismi gecince bakiyor
Her ne kadar bu donemlerde ki gelisimindeki gelisme (ne demekse!) herhangi bir seyin habercisi olmasa da insanin hosuna gidiyor cocugunun gelisim adimlarini gormesi.
Bir arkadas bundan sonrasinin coook daha eglenceli oldugunu soylemisti. Galiba dogru soyluyor:)

Thursday 9 September 2010

Kuzey'in Uyku Vakti Geldi, Geldi

Dogum iznini firsat bilip solugu Turkiye'de aldik. Dedik Turkiye "yanarken" seyretmeyelim, biz de nasibimizi alalim:) Dogrulugunu arastirmadim ama son senelerin en sicak yazi yasanmis Turkiye'de. Asiri sicagin getirdigi susuzlukla, "aman aglamasin da"nin bir cesit bilesimi ile 6 haftalik tatil sonunda Kuzey'le yapisik ikiz haline geldik. Bunun ustune bir de Kuzey'in ek gidalara olan yogun ilgisi ile gelen "doymuyo bu cocuk" eklenince gece gunduz ayrilamaz olduk.
Boylelikle evimize doner donmez, ilk is kati gida malzemeleri aldik, sonra da uyku egitimine basladik. Yaklasik bir haftadir Kuzeycik hala talimde:(
Uzmanlar diyor ki ne yaparsaniz yapin, her seferinde ayni seyi yapin ki bebeginiz ne zaman neyin gelecegini bilsin. Ilk iki gun biraz dalga biraz tonga, cok tutarli davranamadik (daha dogrusu ucuncu gunde aslinda tutarli olmadigimizi farkettik). Ilk uc gunun sonunda sabah 2 seansini kestik, 5. gunde de sabah 5 ve sonraki keyif seansi gidiverdi. Diyeceksiniz ki "oh ne guzel, daha ne istiyorsun; egitim sart:p". Ben de oyle diyorum demesine de, Kuzey'in cikamayan sesini duyunca daha dogrusu duyamayinca da icim aciyo:(( Zalim Anne!! Gececek oglusum, geri gelecek sesin.. Hem bak gece boyle uyursan daha guzel buyursun, hem de gece yemelerinden dolayi dislerin cikinca curumezler..
Burada kesecektim ki hadi dedim bir de nasil egitim verdigimizi de yazayim:
1. gun: Uyku vaktinde karni tok, alti kuru, uyumasin engelleyecek herhangi bariz bir sikintisi yok ise ve agliyorsa, yatirdiktan 2 dakika sonra maksimum 2 dakika yaninda kalip kesinlikle kucaga almadan, yataginda pispisla, aglamaya devam etse bile cik, 5 dakika bekle ayni sekilde pispis yap, hala agliyorsa bu sefer 10 dakika bekle ve tekrar et.
2. gun: Yukaridaki islemi bir kac dakika uzatarak uygula
3. gun: Yukaridaki islemi bir kac dakika uzatarak uygula
Biz yukaridaki gibi yaptik ama yeniden egitmem gerekse (ki gerekebilir) sureyi 10 dakikaya cikarmadan daha sik pispis yaparak uygularim. Hani belki daha az aglar da sesi kisilmaz inanciyla!

Wednesday 8 September 2010

Kuzey Yakici

Goruldugu uzere 6 ayda ancak kendime gelebildim. Dusunuyorum da, bir de daha erkenden calismaya baslasaydim, ne halt edecektim. Hepinizin bildigi uzere Bebek Yakici, yakisikli oglumuz Kuzey Yakici 13 Mart 2010 Cumartesi gunu saat 08:10'da dunyaya geldi. 3 kilo 470 gram, nur topu gibin:) O bir Balik (masallah balik gibi hic sudan cikasi da yok arkadasin). Internet hesaplamalarina gore yukseleni de Boga, yemege keyfe duskun (memeyle de mamayla da aramiz cok iyi). Bakalim daha hangi ozelliklerini eslestirecegiz buyudukce.
Kendimce notlar almistim gecmise donuk yazacagim yazilar icin ama her gecen gun goruyorum ki bu buyume hiziyla gecen 6 ayi detayli yazmaya cok da vakit olmayacak (gercekci olacak olursam bundan sonrayi bile ne kadar siklikta yazacagim allah bilir).
Her neyse, kisaca (daha fazla uyku bastirmadan bir baslangic yazisi eklemem gerek!) dogdu dogmadi, doydu doymadi, uyudu uyumadi derken 6 ayi ediverdik. Cok ilginc bir sekilde Kuzey'le zaman hem cok hizli, hem de cok agir geciyor. Agirlik hem hiz hem de omuzlarina (ve daha baska bi taraflarina) binen yuk anlaminda. Belki son bir haftadir Kuzey'e kendi kendine uyumayi ogretmeye calismanin birikmis yorgunlugu nedeniyle su kisacik ozette bile isin zorlugunu vurguluyorum ama napiim bu is harbi zormus! Zaten Kuzey dogar dogmaz yazamamamin en buyuk nedeni de o. Elif Safak'in Siyah Sut romanini daha once okudugumda cok etkilenmemistim acikcasi. Ilk uc ayda elime alip da defaeten okudugumda "ah ne guzel ifade etmis" diye diye bir hal oldum. Gerci benim icin unutmak isteyecegim kadar kotu, depresif bir donem degildi ; ama yazacak kadar keyifli de degildim acikcasi. Artik acisiyla tatlisiyla Kuzey'i buradan takip edeceksiniz. Tatliliklar Kuzey'den, acilar benden :p